Blog
Mayıs 11, 2021

Av. Zeynep Seda Alhas ile Duruşmaya Hazırlanmanın Püf Noktaları

Günce
Blog

Av. Zeynep Seda Alhas ile Duruşmaya Hazırlanmanın Püf Noktaları

Adaletin tecelli edebilmesi için, dava duruşmalarının öncesinde yapılan hazırlıkların, duruşmaya uzanan sürecin ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Avukatların işlerini en iyi şekilde ifa edebilmeleri adına duruşma hazırlığı sürecinin püf noktalarını hatırlatmak üzere hazırlayacağımız bu yazımızda, kıdemli bir avukat ve Gün + Partners Hukuk Bürosu’nun ortak avukatlarından Av. Zeynep Seda Alhas ile bir röportaj gerçekleştirdik.

1) Merhabalar Sayın Av. Zeynep Seda Alhas. Birçoğumuz sizi tanıyoruz ancak yine de kendinizden ve kariyerinizden bize biraz bahsedebilir misiniz?

Merhabalar, çok teşekkürler. 1981 Sivas doğumluyum. Samsun Anadolu Lisesi’nden sonra Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldum. Stajımın ilk gününden beri de Gün + Partners Avukatlık Bürosu’nda çalışıyorum. Fikri mülkiyet departmanından sorumlu ortak avukatlardan bir tanesiyim. Avukat olarak hem hukuk ve ceza davalarında müvekkillerimizi temsil ediyorum hem de haklarının yaratım, koruma ve yönetiminde kendilerine danışmanlık desteği veriyorum. Aynı zamanda marka vekiliyim ve Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde de müvekkillerimizi vekil sıfatıyla temsil ediyorum.

Hukuk kariyerimin yanı sıra, 20 seneyi aşkın süredir tiyatroyla da ilgileniyorum, Tiyatro Öteki Hayatlar bünyesinde profesyonel tiyatro yapıyorum. Sahne deneyimimin duruşmalarda da faydasını gördüğümü söyleyebilirim. Müvekkili duruşmada temsil bir anlamda sahne performansı ile benzeşir.

2) Bu yazımızdaki konumuz “Duruşmaya Hazırlanmanın Püf Noktaları”. Bu yüzden size birkaç soru sormak istiyoruz. Öncelikle, bir duruşma hazırlığı neden önemlidir?

Aslında benim uzman olduğum alanda hukuk yargılaması yazılı usûle tabii. Anlamı şu; bütün meramınızı yazılı olarak anlatıyorsunuz, müvekkilinizin iddialarını veya savunmalarını dilekçelerle mahkemeye sunuyorsunuz, delillerinizi yazılı/basılı olarak bir araya getirip sunuyorsunuz ve davanızla ilişkilendiriyorsunuz. Usulde olması gereken, tarafların tüm iddia ve savunmaları ile delilleri toplandıktan sonra bir duruşma yapılması, burada tarafların dinlenmesi, sonrasında ise tekrar toplanılıp ikinci bir duruşmayla kararın verilmesi… Ama henüz bu az duruşmalı sistem uygulamaya geçemedi ve bizler çok sık, hatta gereğinden çok duruşmaya giriyoruz.

Duruşma, müvekkilinizin derdini hâkimin karşısında, karşı taraf da oradayken, bazen müvekkiliniz, bilirkişiler ve tanıklar da varken ele aldığınız, savunduğunuz ve taleplerinizi dillendirebildiğiniz yer. Duruşmaya hazırlık bu yüzden önemli: müvekkilinizin iddia ya da savunmasını dilekçelerden çıkarıp sözel hale geçirmek, gerçek hayata getirebilmek ve mümkün olan en etkili biçimde sunabilmek için.

3) Duruşma hazırlığının doğru yapılması, duruşmanın ve davanın gidişatını nasıl etkiler?

Aslında duruşmaya hazırlıklı çıkmak, dosyaya hâkim ve detayları biliyor olmak, her şeyden önce müvekkilin duruşmada iyi temsili için gerekli. Bir taraftan da duruşma, hâkimi davanın haklı veya haksız olduğuna ikna etmek için çok önemli bir alan. Çok komplike davalar dışında, duruşmalar genellikle kısa sürer ama o kısacık süre içinde hâkimin bir sorusuna doğru cevap verebilmek, hâkimin o ana kadar dikkatini çekmemiş olabilecek, dilekçenin içinde kaybolmuş olabilecek bazı konulara onun dikkatini çekebilmek, karşı tarafın bir iddiasına veya savunmasına anında yanıt verebilmek, bütün bunlarla hâkimin takdirini de bir anlamda etkileyebilmek gerçekten önemli.

Bu yüzden duruşmalara girmeden önce biz dava dosyasının tamamına, tüm detaylara hâkim olduğumuzdan emin olmak durumundayız. Örneğin; hangi delil ne zaman sunulmuştu? Karşı tarafın hangi usûlü itirazına biz ne cevap vermiştik? Müvekkilin dava neticesinden beklentisi nedir? Duruşmaya girmeden önce tüm detaylar konusunda net olmak gerekir. Duruşmada davanıza, dosyanıza, müvekkilin ihtiyaçlarına hâkim olduğunuz zaman, o esnada hâkimle, karşı tarafla, bilirkişilerle, tanıklarla iletişiminiz ile bazen davanın gidişatını bile değiştirebilirsiniz.

4) Duruşma hazırlığı esnasında ne gibi çalışmalar yapmak gereklidir?

Bizler her dosyamızda ekip olarak çalışıyoruz, bu ofisimizin en temel kurallarından biri. Her zaman farklı bakış açılarına ve yaklaşımlara açık olmak isteriz. Bu yüzden ekiplerimiz genellikle üç kişiden oluşur, stratejimizi birlikte belirler ve birlikte hareket ederiz.

Duruşmalar, özellikle “riskli” duruşmalar öncesinde, ekip olarak bir araya gelip, iddia ya da savunmalarımızın üzerinden geçer, o duruşmada yaşanabilecek olasılıkları değerlendirir ve bunlara uygun stratejiler geliştirip kararlar alırız. Örneğin, “Hâkim şunu sorarsa bu cevabı vereceğiz.”, “Karşı taraf bunu iddia ederse cevabının şu dilekçemizin içinde olduğunu söyleyeceğiz.” gibi detayları konuşuruz.

Bu bir anlamda davanın bütününü baştan ele almak anlamına geliyor. Bizler avukatlar olarak aynı dönemde çok fazla dava ile ilgilendiğimiz için her davanın bütün detaylarını aklımızda tutmamız mümkün değil, bu yüzden her duruşma öncesinde dava dosyasını elimize alıp, o duruşmada hâkim olmamız gereken tüm detayların üzerinden tekrar geçeriz. Bunu yapabilmemiz için ise dosyaya dair her detayın bize her zaman erişilebilir olması lazım.

5) Peki, bu çalışma için GÜNCE’den nasıl faydalanıyorsunuz?

GÜNCE duruşma hazırlığında bizler için büyük bir yardımcı. Tüm dosyalarımız, her detayı ile GÜNCE’de her zaman erişilebilir durumda. GÜNCE’nin Dosyalar, Evraklar sekmeleri bizim için çok önemli. Hatta Evraklar’ın altında yer alan, müvekkillerimizle yazışmaları kaydettiğimiz “Yazışmalar” sekmesi de bizim için çok önemli, çünkü bazen bu yazışmalara tekrar dönüp bakabiliyoruz. Böylece müvekkilin stratejisini de hızlıca teyit edebiliyoruz.
Dosyaya, evraklara, yazışmalara, delillere, kısacası ihtiyaç duyduğumuz her şeye GÜNCE’den ulaşabiliyor olmak bizim duruşma hazırlık süreçlerimize ciddi anlamda katkı sağlıyor.

6) Duruşmaya hazırlanmanın püf noktaları nelerdir?

           

1. Dosyanıza her detayıyla hâkim olun: Müvekkilinizin iddia ya da savunmalarına, delillerinize, tarihlere tüm detayı ile hâkim olmalısınız.

2. Müvekkilin nihai amacını bilin: Müvekkilin ihtiyaçlarına ve beklentilerine de hâkim olmalısınız. Onun bu davadan elde etmeyi arzu ettiği nihai faydayı bilmeli, en baştan stratejinizi buna göre geliştirdiğiniz gibi, davanın akışını da buna uygun yürütmelisiniz.

3. Olasılıkları değerlendirin: Her türlü olasılığı her duruşma öncesinde değerlendirmelisiniz. Başınıza gelebilecek en kötü senaryoya hazırlıklı olmalısınız.

4. Konuşmanızı yazılı hale getirin: Hâkimin çok zamanı yok ve duruşmalar hızlı ilerliyor. Televizyonda gördüğümüz, 45 dakika süren uzun duruşmalar çok nadir olarak gerçekleşiyor. Kısa sürede etkili bir şekilde, doğru cümlelerle konuşmanız çok önemli. Bu yüzden hâkimin neyi duymasını istiyorsanız, bu cümleleri belirleyin ve yazılı olarak konuşmanızı duruşma öncesinde hazırlayın.

5. Performansınızı planlayın: İddia veya savunmanızı görsel olarak desteklemeniz gerekiyor mu? Duruşmada sözel etkinliği artırmak için kullanabileceğiniz slaytlar, büyük kartonetler gibi fiziksel sunumlar oluşturabiliyor musunuz ve sunabilecek misiniz? O hâlde bunları kesinlikle hazırlayın.

7) Avukatların hem kendilerini hem de müvekkillerini duruşmaya psikolojik olarak da hazırlaması önemli midir? Bu hazırlık nasıl yapılabilir?

Duruşma bazen ciddi bir stres sebebi olabilir, bu yüzden psikolojik hazırlık gerektirir. Bazı duruşmalar daha önemlidir, örneğin ihtiyati tedbirle ilgili karar verilecekse ya da tanık dinlenecek, bilirkişi çapraz sorguya alınacaksa bu duruşmalara daha çok eğilmek gerekir. Öncesinde hem kendimizi hem de müvekkilimizi olası sonuçlar konusunda bilgilendirmek ve bunlara hazırlamak, stresi dengelememizi sağlar. Bazen müvekkillerimiz de duruşmaya bizimle katılmak isterler, o duruşmalarda “sahneye çıkmış” olma hissi daha da gerçek olur.

Psikolojik olarak o stresle yola çıkmanın tek yolu her şeye hâkim ve hazır olmak, söyleyeceğiniz her şeyden emin olmaktır. Hazırlıksız hissettiğiniz duruşmalarda yapabileceğiniz bir hata ile davanın sonucunu bile tehlikeye atabilirsiniz.

8) Genç avukatlara bu konuda vermek istediğiniz tavsiyeler nelerdir?

Aslında şunu söyleyebilirim: Duruşmaların büyük çoğunluğunun kısa sürede, sıklıkla da yüzeysel yapılıyor olması onları duruşmalardan ya da meslekten soğutmamalı. Üniversitede teorik alanda iken, avukat olunca çok daha uzun süreli, beyin fırtınaları yapılan, karşılıklı atışmaların olduğu, hâkime kendi doğrumuzu göstermek için vaktimizin olacağı, kaliteli hukuki sohbetler yapabileceğimiz duruşmalara çıkacağımızı umuyorduk. Ama meslek gösterdi ki duruşmalar çoğunlukla daha kısa sürüyor, umduğumuz duruşmaları nadiren yaşıyoruz. Ama bu, davadan, duruşmadan keyif alamayacağımız anlamına gelmiyor. Ben dava işinin içinde olan bir avukat olarak duruşmalardan hâlâ keyif alıyorum. Cübbemi giymekten, hâkimin karşısında durmaktan, müvekkilimi sözel olarak savunmaktan büyük mutluluk duyuyorum.

Bizim duruşmalarımız da usûl hukukumuzun hedeflediği gibi sayıca azaldığında, bizlere tanınan süre uzayacaktır. Bu hedef, duruşma sayısını minimuma indirmek ve gerçekten gerektiğinde, kaliteli duruşmaların yapılmasını sağlamak… Ve sistemimiz hedefine ulaştığında, biz de kendi istediğimiz ve hak ettiğimizi düşündüğümüz duruşma kalitesine ulaşacağız.

Bu yüzden duruşmalara, hak ettiğinden daha az önem vermemelerini tavsiye ediyorum. “Zaten kısa sürüyor, hâkimin karşısında birkaç dakika duruyoruz.” diyerek hazırlıksız çıkmasınlar, davalarını ve müvekkillerini tehlikeye atmasınlar. Ve unutmasınlar ki duruşmada kendimizi ifade etmek bizim hakkımız. Müvekkillerimiz ve mesleğimiz buna önem vermemizi hak ediyor.

YAZIYI PAYLAŞ
Güncel içeriklerimizden ve etkinliklerimizden haberdar olmak için abone olun!