Avukatlık Ekip Olarak Mı Daha İyi Yapılır?

Bir avukat hayal edin!
Sabah Çağlayan’da, öğleyin Anadolu ve Bakırköy adliyelerinde hem ilk derecede ve hem de istinaf mahkemesinde duruşmaları var, yeni bir iş almak için bir müvekkil adayı ile görüşmesi gerekiyor, çocuklarını okula bırakması, son günlü bir dilekçe yazması ve bunun için araştırma yapması gerekiyor… Fakat, lanet olası bir diş ağrısı yakasına yapışmış, ne kafasını toplayabiliyor ne de bu işlerin bir tanesini bile yapabiliyor!

Aynı tabloda üç avukatın ekip olarak çalıştığını hayal edin. Her biri üç adliyeye dağılıp kendilerine düşen işleri yapıyorlar. İçlerinden diş ağrısı çeken dişçiye uğrayıp tedavi oluyor, yakındaki adliyeye koşturarak duruşmalara katılıyor. Müvekkil görüşmesine yetiştiği gibi kapsamlı bir dilekçe hazırlayıp mahkemeye sunuyor. Tüm işlerini yapmış, tedavi olmuş ve yeni bir müvekkil de kazanmış olmanın hazzıyla çocuklarını okuldan alıp güle oynaya eve götürüyor; ve herkese mutluluk saçıyorlar.

Üç avukatın her birisi aynı şeyi yapıyor. Tek başına bu işlerin bir tanesini bile zar zor yaparken üç kişi olduklarında her birisi üç işi de yapmış oluyor. 1 kişi bir iş iken 3 kişi 9 iş yapıyor.
Yuval Noah Harari insanların tek başına 2 koyun yetiştirirken iki kişi birlik olunca 150 koyun yetiştirdiğini anlatır.

Avukatlık ekip olarak daha iyi yapılır. Fakat ekip olarak çalışmak kolay değil?

Haftaya yeni yazımla devam edecek…